Yine bir milli ara, yine Galatasaray’sız geçen günler… Neyse ki 15 günlük hasret bu akşam itibariyle
son buldu.
Mancini’nin Arena’ya
ayak basıp taraftarıyla buluşmasında takımının neler yapacağı hepimiz için
büyük merak konusuydu doğrusu. Ayrıca uzun zamandır kendi sahamızda kazanamıyor
oluşumuz da daha bir önemli kılıyordu karşılaşmayı.
Maçın başlamasına 1
saat kala ekranda kadroları gördüğümde Selçuk-Melo-Ceyhun ve Sneijder’den
oluşan orta saha biraz şaşırttı beni. Fakat esas hayrete düştüğüm nokta, 10
milyon Euro’luk Bruma’nın yedeklerde dahi olmayışıydı. Sonradan öğrendik ki
Gökhan Zan’ın sakatlığı varmış ve maç kadrosuna girememiş. Bu yüzden de stoper
eksiğini gidermek için 18’e Dany’yi almış Mancini.
Karşılaşmaya iki
takımda etkili başlayamadı doğrusu. Özellikle de oyunun ilk bölümünde birbirleri
üzerinde herhangi bir üstünlük kuramadılar çünkü.
Aslına bakarsanız
sahaya çıkan kadrodan ötürü orta alan üstünlüğünün bizde olmasını bekledik.
Ancak ne yazık ki 90 dakikanın hiçbir bölümünde beklentilerimize cevap
alamadık…
Ceyhun Gülselam’ı
ilk 45 dakika boyunca sağ çizgide izledik. Mancini bu tercihi hangi akla hizmet
yaptı, anlamak mümkün değil. Ceyhun gibi dümdüz bir oyuncunun ön libero ya da
stoper dışında bir mevkiide oynaması ne yazık ki imkansız. Ancak hocamızın
kendisini inatla sağ tarafta kullanmaya çalışması gerçekten beni hayrete
düşürdü. Çünkü bu anlamsız ısrarıyla hem Ceyhun’a hem de Sabri’ye yazık etti…
Sabri demişken
hazır, kendisiyle ilgili birkaç bir şey yazayım. Bugün yine bizlere saç baş
yoldurtmayı başardığı için hepinizin huzurunda tebrik ediyorum kendisini! Bir
insan 10 sene boyunca Galatasaray A Takım formasını giyer de 1 gram bile üzerine
bir şeyler koyamaz mı arkadaş… Pes diyorum başka da bir şey demiyorum… Sonunda
bunları da açık açık söylettin ya bana Sabri, artık gönül rahatlığıyla muradına
erebilirsin…
Hücum anlamında
kısır bir oyun ortaya koyduğumuz devre, bulduğumuz ender sayıdaki
pozisyonlardan birini Sneijder’in gole çevirmesi sonucu 1-0’lık üstünlüğümüzle
geçildi. Golden önceki bölümde ofsayt
gerekçesiyle verilmeyen diğer 2 golümüzden
bahsetmiyorum tabi. Çünkü ikisinin de iptali doğru karardı.
Ceyhun’un haklı
olarak sahada herhangi bir varlık gösteremeyişine ikinci devre başlarken
kayıtsız kalmaz Mancini dedim. Fakat
gelin görün ki yanıldım. Herhalde bizim göremediğimiz bir şeyler gördü ki
kendisinde, ikinci yarıya da sağ açık Ceyhunla başladı!
Oyunda bazı
bölümler vardı, topu Karabüksporlu oyuncuların ayağından almakta ciddi anlamda
sıkıntılar yaşadık. Tabi bu sahneler gerek staddaki gerekse de ekran başındaki
bizleri sinir küpüne çevirdi. Üstüne
üstlük 52.dakikada Akbala’nın ceza sahamız içinde bir Allah’ın kulu tarafından
rahatsız edilmemesi sonucu topu ağlarımızda görmemiz iyiden iyiye çileden
çıkmamıza sebebiyet verdi.
Artık skorda eşitlik vardı ve Karabükspor üzerinde bir türlü üstünlük kuramıyorduk. Ama
ne hikmetse İtalyan hocamız herşey dört dörtlük gidiyormuşçasına bir tavır
takınıyordu kenarda…
56’da rakibin 10
kişi kalması bile yaşadığımız olumsuzlukları gidermeye yetmedi. Öyle ki, 35
dakika boyunca Karabük takımı mı 1 kişi eksik oynadı yoksa biz mi oynadık
inanın anlayamadım.
Mancini’nin
kurtarıcı olarak oyuna Aydın’ı alması ise sadece güldürdü beni. Anlaşılan
Mancini’de bitmek tükenmek bilmeyen Aydın Yılmaz sempatizanlarından!
Son bölümlere
girdiğimizde skorda hala eşitlik vardı ve yazımın başından beri vurguladığım
gibi rakip üzerinde bir türlü baskı kuramıyorduk. İşte tam bu esnada Sneijder
bir kez daha çıktı sahneye. Aydın’ın ortasında savunmanın karşıladığı topu ceza
yayı üzerine kontrol edip öyle bir sağ üst patlattı ki, kaleci Waterman ancak ağlarla
buluştuğunda görebildi meşin yuvarlağı.
Türk Telekom
Arena’da Sneijder’in gecesi yaşanıyodu. Aylardır bugünün hayalini kuran bizler
de zevkten dört köşe olmuştuk tabi
Kalan bölümler 2
takıma da golü getirmeyince karşılaşma takımımızın 2-1’lik üstünlüğü ile sona
ermiş oldu. Gerçi karşılaşmanın hakemi Mustafa İlker Coşkun son düdüğünü Burak
gole giderken çalmamış olsa, yani en azından bir 10 saniye daha beklese
skor kayıtlara %99 3-1 olarak geçecekti.
Ne diyeyim kısmet değilmiş…
Takımımızın en çok
ihtiyacı olan şey, ama öyle ama böyle bir şekilde galip gelmekti bu akşam. Onu
da Sneijder önderliğinde başardı oyuncularımız.
Geldiği günden bu yana en iyi oyununu oynayan ve bu akşamki galibiyeti takımına kazandıran Sneijder’e özel olarak tebriklerimi gönderiyorum. Bundan sonraki karşılaşmalarda da aynı performansı sürdürmesi hatta üzerine daha da koyması tek temennimiz. Çünkü bu akşam da gördük ki, özellikle oyunun kilitlendiği anlarda o kilidi açabilecek bir çilingire haddinden fazla ihtiyacı var bu takımın….
Geldiği günden bu yana en iyi oyununu oynayan ve bu akşamki galibiyeti takımına kazandıran Sneijder’e özel olarak tebriklerimi gönderiyorum. Bundan sonraki karşılaşmalarda da aynı performansı sürdürmesi hatta üzerine daha da koyması tek temennimiz. Çünkü bu akşam da gördük ki, özellikle oyunun kilitlendiği anlarda o kilidi açabilecek bir çilingire haddinden fazla ihtiyacı var bu takımın….
e-falanfilan yazarı: Kerem ZÜLFİKAR