16 Mayıs 2016 Pazartesi

Umutlar Son Haftaya

 Hayat çok tuhaf aslında. Geçen yıl bu zamanları hatırlıyorum da şampiyon olabilmek için kıyasıya bir mücadele veriyorduk. Şimdilerde ise durum çok farklı. Bu kez şampiyonluk değil lig 5.liği için mücadele veriyoruz! Ne diyeyim; bizi bu hallere düşürenler utansın!
 Spor kamuoyunun doğal olarak Vodafone Arena’daki Beşiktaş-Osmanlıspor ve Şükrü Saraçoğlu’ndaki Fenerbahçe-Gençlerbirliği karşılaşmalarına kitlendiği akşamda, sessiz sakin bir ortamda, ilgi-alakanın az olduğu koşullarda oynandı Akhisarspor-Galatasaray karşılaşması.
 Avrupa Ligi kovalayan Akhisarspor, karşılaşmaya oldukça etkili başladı. Kalemizde arka arkaya ürettikleri pozisyonlarda kimi zaman Rodallega ve Nguemo’nun son vuruşlardaki beceriksizliği, kimi zaman ise Muslera’nın kalesinde geçit vermemesi, skorun Akhisarspor lehine dönmesini engelledi. Buna karşılık bizim rakip kalede çok fazla etkili olabildiğimiz bir bölüm olmadı maalesef…
 Dakikalar 42’yi gösterirken sol taraftan ceza sahasına sokulan Yasin’in sert ortasında Daglao’nun göğüsüne çarpan topa Suat Arslanboğa’nın penaltı kararı vermesi, açıkçası Akhisaspor’a yapılmış bir haksızlıktı! Pozisyon kesinlikle penaltı değil çünkü!
  Penaltı atışını kullanan Selçuk topla kaleci Fatih’i ayrı köşelere göndererek takımını 1-0 öne geçirdi. Devre de bu skorla tamamlanmış oldu.
  İkinci yarıya Galatasaray biraz daha iyi başladı. En azından rakip yarı alana daha kalabalık gidebildik bu devrenin tamamında.
  60.dakikada ilk yarıdaki penaltı pozisyonunun hemen hemen bir kopyasını yaşadık. Yasin yine sol taraftan sert ortaladı, bu kez Ahmet Cebe’nin müdahalesi Suat Arslanboğa’yı 2.kez penaltı noktasına götürdü. Ancak bu sefer karar doğruydu. Çünkü Ahmet Cebe net olarak koluyla kesti topu.
   Atışı kullanmak üzere bir kez daha topun başına geçen Selçuk, yine düzgün bir vuruş yaparak aradaki farkı ikiye çıkardı.
   Kalan bölümde iki tarafın karşılıklı atakları ve pozisyonları vardı. 90+4’te Daglao’yla gelen Akhisarspor golü gecenin skorunu tayin etti. 2-1
   Bizim karşılaşma bu şekilde sona ererken, İstanbul’dan gelen skorlar da Beşiktaş’ın 14.şampiyonluğunu ilan ettiği anlamına geliyordu. Sezar’ın hakkı Sezar’a demişler ya, bu sezon ligin tamamında şampiyonluğu hak eden yegane takım Beşiktaş’tı. Şenol Güneş önderliğinde ilk haftadan bu yana gayet başarılı bir performans sergilediler. Bana göre de bu sezon ligimizin en iyi takımıydı Beşiktaş. Bu noktada bize düşen görev, Beşiktaş camiasını tebrik etmek, şampiyonluklarının hayırlı, uğurlu olmasını dilemektir.
  Şampiyonu da tebrik ettiğimize göre yeniden kendimize dönebiliriz. Uefa’dan aldığımız 1 yıl men cezasını gelecek yıl çekip en azından Avrupa’dan 2 yıl uzak kalmamak adına hayati önem taşıyan lig 5.liği için Perşembe akşamı oynanacak ligin final maçları öncesi az da olsa bir umut doğdu bizim adımıza. Osmanlıspor’un Akhisar karşısında yaşayacağı puan kaybı, bizim de Kayserispor’u yenmemiz neticesinde Avrupa Ligi’ne katılma hakkı elde etmemizi sağlayacak. Aksi halde kupa finalinde Fenerbahçe’yi ne yapıp edip yenmek zorundayız!

                                                                                                        Kerem ZÜLFİKAR