6 Mart 2012 Salı

Her Şey Dört Dörtlük

Hiç şüphesiz ki bu ligin en zor deplasmanlarından biri Sivas. Özellikle kış aylarında oradan 3 puanla dönebilmek gerçekten büyük başarı. Çünkü gerek olumsuz hava şartları, gerekse de her daim kötü olan zemin, Galatasaray gibi ayağa pas üzerine kurulu futbol şablonunu benimsemiş takımlar için büyük sıkıntları yaratabiliyor. Ayrıca takımımızın Sivas’a gidiş yolculuğunun oldukça meşakketli geçtiğini ve yaklaşık 10 saat sürdüğünü de hesaba katacak olursak, futbolcuların üzerinde bir yorgunluk oluşması ve bu doğrultuda bugün puan kaybı yaşamamız yüksek bir ihtimal olarak görünüyordu. Artık hemen herkesler Galatasaray’ın ideal onbirini ezbere sayabiliyor. Sakatlıklar ya da kart cezalıları olmadığı takdirde kadro istikrarını oturtumuş durumdayız. Zaten belki de geçtiğimiz birkaç sezonda yaşanılan başarısızlıkların altında yatan en büyük etken de böyle bir kadro istikrarının sağlanamamış oluşuydu. Hemen her hafta farklı oyuncularla mücadele ediyorduk. Fakat ne mutluki bu sezon durum böyle değil. Bugün de kart cezalısı Engin Baytar’ın yerine Riera’ın forma giymesini saymazsak şayet yine ideal onbirimizle sahadaydık.
  Karşılaşmanın henüz başında yakaladığımız posizyonda soldan ceza sahasına giren Hakan Balta penaltı noktası üzerinde bomboş durumda bulunan Riera’yı gördü. Ancak Riera müsait durumda yaptığı vuruşta topu dağlara taşlara gönderdi.
   Sonraki bölümde Sivasspor oyuna hakim gözüken ve gol pozisyonları bulan taraftı. Hele bir ara kalemizi tabiri caizse abluka altına aldılar ve yaklaşık 2-3 dakika boyunca bizi ceza sahamızdan çıkartmadılar.
  Neyseki yediğimiz bu baskı çok uzun sürmedi ve 15.dakikada Necati’nin yaklaşık 25 metreden yaptığı mükemmel vuruşla 1-0’lık üstünlüğü yakaladık. Açıkçası ilaç gibi bir goldü bu.
  Golden sonra oyunu dengeledik ve karşılaşma genellikle orta alan civarında oynanmaya başladı.
  Savunmanın arkasına Elmander’i kaçırdığımız pozisyonda bu oyuncumuzun yaptığı aşırtma vuruşta Senecky gole izin vermedi. Buna karşılık Sivasspor’da özellikle Enaramo ile birkaç net pozisyondan yararlanamadı.
 Karşılıklı yakalanan pozisyonlar sonuçsuz kalınca ilk devre 1-0’lık sonuçla Galatasaray lehine sonuçlandı ve takımımız soyunma odasına moralli gitti. Zaten bu moral üstünlüğü ikinci devreye de ciddi anlamda yansıdı.
  45-65 arası kalemizde net pozisyonlar bulmaya devam eden Sivasspor Muslera’yı geçmeyi başaramayınca ister istemez hem seyirci oyuna küstü, hem de futbolcular agresifleşmeye başladı. Hazır Muslera’dan bahsetmişken kendisini takdir etmek lazım. Gerçekten bu akşam ortaya koyduğu müthiş performansla ne kadar doğru bir seçim olduğunu bir kez daha ispatlamış oldu.
  Sivasspor beraberlik golünü bir türlü bulamayınca ‘’Atamayana atarlar kuralı’’ yine işledi. 65.dakikada Selçuk’un kullandığı köşe vuruşunda ceza sahası içinde vuruşu yapan Ujfalusi, kalecinin de hatası sonucu takımının 2., kendisinin ise bu sezonki ilk golünü kaydetmiş oldu.
  2-0’dan sonra Sivasspor maçtan tamamen koptu diyebiliriz. Öyleki kendi yarı alanlarında çok büyük boşluklar bırakmaya başladılar. Bu durumu gören Fatih Hocamız yine akıllıca bir hamle yaparak geniş alan topçusu Aydın’ı aldı oyuna.
  Nitekim bu değişiklik de meyvesini çok geçmeden verdi ve dakikalar 80’i gösterirken gecenin yıldızı Necati’nin asistinde topla buluşan Aydın düzgün bir vuruşla aradaki farkı 3’e çıkardı.
  Kapanışı yapmaksa elbette assolist Necati’nin hakkıydı. Sabri’yle gelişen atakta topu bir anda önünde bulan Selçuk bekletmeden Necati’yi gördü, Necati’de plaseyi köşeye bıraktı.
  Açıkçası oldukça çekindiğim bir deplasmandan böylesine farklı bir galibiyetle dönmek tek kelimeyle mükemmel oldu. Play-off sürecine sayılı haftaların kaldığı bu dönemde puan kaybı yaşamadan ilerleyebilmek oldukça önemli. Üstelik biz kayıpsız ilerlerken rakiplerimizle arayı her geçen gün biraz daha açıyor oluşumuz, hem oyuncularımız üzerinde extra motivasyon sağlıyor, hem de Play-off’a başlarken sahip olacağımız avantajı daha da arttırıyor. Eğer gelecek hafta Gençlerbirliği’ni de mağlup etmeyi başarabilirsek, bence Kadıköy’de stres altında olacak taraf Galatasaray’dan çok Fenerbahçe olacaktır…
                                                                  e-falanfilan Yazarı: Kerem Zülfikar