Olaya bak arkadaş. 2 sezondur küme düşmemek için oynayan,
ligin en zayıf takımlarından Karabükspor, gelsin koskoca Galatasaray’a hem de
İstanbul’da 3 tane atıp gitsin. Bunun yanında bi dünya da gol kaçırsın. Vallahi
yazık, billahi yazık…
Maç biteli yaklaşık
2 saat olacak hala inanasım gelmiyor skora. Rüya falan mı gördüm diye
kendimi sorguluyorum! Bu mağlubiyetin hiçbir açıklaması, hiçbir bahanesi olamaz!
Bu akşam Türk Telekom Arena’da yaşananlar Galatasaray markası adına resmen bir utanç
gecesidir!
Daha 2 hafta önce
Eskişehir’den 5 yiyip hocası Skibbe’yi kovan yani dibe vuran Karabükspor,
bugün çıkıyor sahaya, takır takır top oynuyor, Galatasaray takımını 35 bin
taraftarının önünde eze eze yeniyor. Hadi bakalım çıksın Fatih Hoca bu durumun
izahını yapsın bizlere!
Sezon başından beri
susuyorum, sabırla bekliyorum ama yeter artık! Sabır, sabır bir yere kadar! Bu
takım bu sezon hiçbir şey oynamıyor. Seyrederken resmen canı sıkılıyor insanın.
2 sezon öncesinin Lorik Canalı, Zapatalı, Stanculu takımı ne kadar futbol
oynuyorsa bu takımda o kadar futbol oynuyor işte. Ancak nasıl oluyorsa aynı
takım Erzurum'daki Fenerbahçe maçında, Manchester United maçında ya da Cluj maçında bambaşka
bir görüntü çizebiliyor. Tel tel dökülen oyuncularımızın performansları bir
anda tavan yapabiliyor. Geçen hafta da söylediğim gibi oyuncularımızın hemen
hepsi maç seçiyor! Ve bu yaptıkları hareketle Galatasaray formasına, armasına
resmen ihanet ediyorlar! Eğer Ünal Aysal’ın biraz olsun başkanı olduğu
renklere, armaya saygısı varsa, ya bunu yapanlara gereken cezayı verir ya da
hepsinin kulüple ilişkisini keser!
Fatih Hoca sezon
başından beri sürekli bahaneler üretiyor. Kesinlikle hatayı kendinde, takımında
aramıyor. Ama emin olun bu durum kabak tadı vermeye başladı artık. İnsan biraz
gerçeklerle yüzleşir. Çıkar dosdoğru ‘’Bu sezon iyi futbol oynamıyoruz, geçen
sezonki ritmimizi henüz bulamadık ama bunu başarmak için elimizden geleni
yapacağız.’’ falan der bari. Ama müstahak. En çokta Fatih Terim’e müstahak! Tıkır tıkır işleyen bir makine varken elinde rahat battı kendisine ve yine
anlamsız işlere kalkıştı. Bi dünya yeni oyuncu aldırdı, ilk on bire 5-6 tane
yeni isim sokmaya kalktı, takımı bu hallere getirdi… Tebrikler Fatih Hoca!
Müthiş bir iş başardın gerçekten….
Futbolcunun kafası
çalışmayanı bir halta yaramaz. Hakan Balta’da buna verilebilecek en güzel
örnektir. 2 sezon önce takımdan gönderilme noktasına gelmişti. Sonra Fatih
Terim göreve gelince ona sahip çıktı. Hakan’da hocasını mahçup etmedi ve form yakalayarak takımına katkı verdi. Ancak sezon sonunda
sakatlandı ve ameliyat olması gerekti. Fakat hangi akla hizmetse bunu kabul etmedi
arkadaş. Şu an ki hali ve performansı ortada işte. Sezon başından beri tel tel
dökülüyor. Ama kabahat onda değil. Hala onu oynatanda. Riera son 5-6 maçtır
hiçte sırıtmadan oynuyordu o mevkiide. Hakan’ın veremediği ofansif katkıyı da
fazlasıyla veriyordu. Ancak büyük Fatih Hocamız nedense durup dururken yeniden
Hakan Balta’ya dönme ihtiyacı hissetti bu akşam! Ne diyim ki ben…
Geçen hafta, ‘’Felipe
Melo geçen sezonki kredisinin hatrına son bir şansı daha hak ediyor.’’ demiştim.
İyi hoşta bu ne arkadaş? Bu akşamki Melo gerçekten kamera şakası gibiydi. Böyle
bir orta saha oyuncusunu Ptt 1.Lig’de bile zor oynatırlar! Ne yapmak istiyor,
nasıl bu kadar kötü oynamayı beceriyor inanın aklım ermedi. Tek bir
açıklaması var; İstanbul’dan sıkıldı ve İtalya’ya geri dönmek istiyor herhalde...
Defansımız evlere
şenlik zaten. Bildiğin mahalle takımı defansı. 35’ine merdiven dayamış Lua Lua
bile böyle bir savunma karşısında yıldız olmak kaçınılmaz dedi! Adam resmen
alay etti Dany ve Crisle! Tabi bunun da sorumlusu Fatih Terim. Semih Kaya’yı
hangi akla hizmet bu takımdan kesti anlamak mümkün değil…
Muslera’ya diyecek
söz yok. Geçen sezonun yıldızı, bu sezonun berbatı! Kaleyi bulan her top gol.
Eğer böyle olacaksa bundan sonra, basında yazıldığı gibi İngiltere’den falan
isteyenler de varsa, direk satsınlar bence. Bir kaleci her maç
hatalı gol yer mi yaaa???
Sezon başından beri oynayanların genel
performanslarına bakalım isterseniz. Muslera kötü. Eboue kötü. Cris, Dany
vasat. Semih Kaya idare eder. Hakan Balta rezalet! Riera idare eder. Selçuk vasat. Melo rezalet. Hamit, Emre kötü! Amrabat zaten fiyasko! Yekta eh işte. Umut gol
atıyor ama ortada bir şey yok. Burak’ta kötünün iyisi… Gördüğünüz gibi bir tane
bile iyi oynuyor diyebileceğimiz futbolcu yok bu takımda. Eee takım halinde
kötüyken de her şeyin iyi gitmesini beklemek ne yazık ki hayalcilik oluyor.
Lig uzun. Kaybedilen
puanlar telafi edilir elbet. Ancak böyle futbol oynayarak değil. Daha doğrusu
futbol oynamadan değil. Fatih Terim ve futbolcularının hatta yönetimin acilen
bir toplantı yapmaları lazım. Sonrasında da herkes kendine çekine düzen vermeli
ve üzerine düşeni yapmalı. Yönetim hocaya ve oyunculara inanmaya devam edecek. Fatih
Terim kendi egolarını ve saplantılarını bir kenara bırakıp anlamsız işlerle
uğraşmayacak, formayı hak edene verecek. Futbolcular da üzerlerindeki formaya
ihanet etmeden, adam gibi oynayacak. Bu takım ancak bu saydığım koşullar
sağlanırsa yeniden düzlüğe çıkar. Aksi halde bu futbolla bu ligi 4.bile
bitiremeyiz.
Şimdi önümüzde çok
kritik bir Manchester United maçı var. Şayet o maçı bir şekilde kazanırsak, takım için
çok büyük moral olur. Bu sayede bazı şeyler de rayına girmeye başlar. Ancak
o maç da yitirilirse takım hepten dibe vurur. Sezon bizim için belki de 2 sezon
önce olduğu gibi çekilmez bir hal alır. Dolayısıyla yapılması gereken tek şey; bir an önce Karabük maçının etkisinden sıyrılıp Manchester United maçına
konsantre olmak. Önümüzdeki 4 günlük süreyi en iyi şekilde değerlendirerek Salı akşamı sahaya çıkıldığında Galatasaray armasına ve formasına yakışır şekilde
oynamak!
e-falanfilan yazarı: Kerem ZÜLFİKAR