25 Şubat 2016 Perşembe

Mahalle Takımı Gibi!

 2010-2011 sezonunda bizleri kahreden, izleyenlere resmen çile çektiren, her anlamda eziyetle dolu günler geçirmemize neden olan bir Galatasaray vardı ya hani, işte 5 yıl sonra yeniden o Galatasaray var artık!
 Ünal Aysal ve Fatih Terim’in el ele vermesiyle enkazdan çıkarak yeniden ayağa kalkan, adeta küllerinden yeniden doğarak sadece 1 yıl sonra Avrupa’nın son 8’i arasına giren o takım, yine Ünal Aysal ve Fatih Terim’in el ele vererek fitilini ateşlediği yıkım operasyonu sonucu bu hallere geldi işte..
  Yazılacak, söylenecek o kadar çok şey var ki aslında. Ama bazen içinizden geçen, aklınıza gelen her şeyi söyleyemiyorsunuz ne yazık ki…
  O kadar pasif, o kadar vurdumduymaz bir camia ki Galatasaray camiası, kuruluş amacıyla yönetiliş amacı birbirinden çok ama çok farklı. Bizlerin batıya açılan pencere, kongre üyesi 75’lik ihtiyarların ise lisenin tekelindeki bir sosyalleşme tesisi olarak gördükleri Galatasaray Spor Kulübü’nün yakalanan her önemli başarıdan sonra yaratılan kriz ortamlarıyla bir anda aşağı doğru çekilmesi, devamında da  4-5 yıllık toparlanma süreçleri yaşaması hep mi tesadüftür?
  Galatasaray Spor Kulübü Kongre Üyeleri’ne sormak isterim; Dursun Özbek’i hangi özelliğinden ötürü ya da hangi amaçla başkan olarak seçtiniz? Hadi diyelim seçtiniz, peki bu adam kulübü uçurumun eşiğine doğru sürüklerken bu sessizlik, bu kayıtsızlık niye? Galatasaray’ın şu an ki durumunu, ligde ve Avrupa’daki mevcut konumunu nasıl hazmediyorsunuz Allah aşkına? Yakışır mı Galatasaray’a daha ligin bitmesine 3 ay gibi koskoca bir zaman varken, 15 puan geri düşüp hedefsiz kalmak?? Yakışır mı Galatasaray’a, Lazio gibi ahı gitmiş vahı kalmış sıradan bir İtalyan Takımı’na karşı her 2 karşılaşmada da neredeyse hiçbir varlık gösteremeden elenmek?
  Mustafa Denizli, sana naçizane tavsiyem bu işleri bırak artık! Kendini daha fazla rezil etme ve bunca yıldır yarattığın ‘’Mustafa Denizli’’ ismini, markasını zedelememek için bırak artık teknik direktörlüğü! Galatasaray Tarihi’nde takımı devraldıktan sonra bu denli geri götüren, bu denli etkisiz kalan başka teknik direktör hatırlamıyorum ne yazık ki. Resmen takımı ‘’Mahalle Takımı’’na çevirdin Ey Denizli!
  Her 2 transfer döneminde de, mevcut kadro takviyeye ihtiyacı olduğunu bas bas bağırırken, yalandan bir şeyler bahane ederek doğru düzgün transfer yapmamak ve son olarak transfer dönemi sona erdikten sonra Burak Yılmaz’ı da satarak koskoca dünya markası Galatasaray’ı forvetsiz, santraforsuz bırakmak Dursun Özbek ve yönetiminin sportif anlamında hiçbir hedeflerinin olmadığını alenen gözler önüne sermiştir!
  Bu akşam Lazio karşısında oynanan rezile yakın futbol ve alınan 3-1’lik mağlubiyet bardağı taşıran son damla olmuştur artık. Hiç kimse Galatasaray’dan daha büyük değildir! Hiç kimse Galatasaray’da ilelebet görev yapmak zorunda değildir! Asılolan Galatasaray’dır, Galatasaray’ın menfaatleridir! Bu menfaatler doğrultusunda da sürekli olarak birileri gider, yerlerine yenileri gelir. Böyle işler bu düzen!
  Mustafa Denizli ve Dursun Özbek gerçekten Galatasaray’a hizmet etmek, Galatasaray’a bir şeyler vermek istiyorlarsa eğer, bütün egolarını bir kenara bırakarak ‘’Biz bu işi yapamadık’’ diyerek istifa etmek zorundadırlar. Aksi halde bu takımın, bu başkan ve bu hocayla bir arpa boyu mesafe bile yol kat etmesi imkansız gibi görünüyor!

                                                                                    Kerem ZÜLFİKAR