3 Şubat 2011 Perşembe

VEDA BUSESİ

Evet nasıl başlanır ki böyle bir yazıya ? Nasıl ifade edilebilir duygular, hissedilenler ? Artık ne yazıkki Avrupa Kupası Maçları'na çıkarken tarihi akşamlarından birini daha yaşayacak yada stadı bilenler için tarif edilip E5 tarafındaki kaleyi Galatasaray'ın alacağı bir İstanbul Ali Sami Yen Stadı olmayacak ...
    Dile kolay tam 46 sene. 46 senede yaşanan onca unutulmaz maç , onca zafer. Manchester United , Leeds United , Barcelona , Real Madrid , Deportivo , Mallorca , Juventus , Milan , Roma , Lazio , Bologna , Borussia Dortmund , Monaco , Paris Saint Germain , Bordeaux , PSV Eindhoven , Glasgow Rangers , Olympiakos , Panathinaikos ve şu an aklıma gelmeyen daha nicelerinin cehennemle ilk buluşmaları bu mabedde yaşandı. Sayısız şampiyonluğa , kupa törenine ev sahipliği yaptı onbinlerin huzurunda. Metin Oktay , Fatih Terim , Cüneyt Tanman , Prekazi , Simovic , Tanju Çolak , Kosecki , Sounderss , Hakan Şükür, Bülent Korkmaz , Tugay Kerimoğlu , Arif Erdem , Ümit Davala , Okan Buruk , Ergün Penbe , Hakan Ünsal , Suat Kaya , Hasan Şaş , Hagi , Ilie , Popescu , Taffarel , Jardel , Mondragon , Ribery , Arda , Lincoln , Kewell , Baros , Nonda , Keita , Elano gibi yıldızlar hep bu stadda çıktı huzurlarımıza.
   Her güzel şeyin bir sonu vardır derler ya , bu sözün Ali Sami Yen için de geçerli olabileceğini hiç düşünmemiştik herhalde dün akşama dek. İnşaatı durdu , ihale geçersiz sayıldı , proje iptal edildi vs derken 15 yıllık bekleyişin ardından nihayet kavuştu Galatasaray yeni stadına. Kavuştu kavuşmasına ama yeni stada kavuşurken eskisine , hem de buram buram tarih , zafer , başarı kokanına veda etmek çok zor geliyordu hepimize ...
   Dün akşam herkes , hayatının herhangi bir döneminde öyle veya böyle yolu bir şekilde Galatasaray ile kesişmiş olan herkes Ali Sami Yen'deydi bu tarihi gecede. Kimisi sahada , kimisi tribünde , kimisi soyunma odasında ... Gözyaşları sel oldu aktı adeta. Herkesin içi buruk , suratı hüzünle kaplıydı.
   Elbette adına yakışır bir vedayı hakediyordu Ali Sami Yen. Ali Kırca'nın maçtan sonra okumuş olduğu şiirde söylediği gibi ; SEN bütün dünyayı yendin , çünkü Ali Sami '' YEN '' din. O zaman son bir kez daha '' YEN '' mek gerekirdi rakibi.
   Hagi'de duygularının etkisinde kalıp , pek sağlıklı bir ruh haliyle kadro yapmamış olsa gerek ki ; abuk subuk bir onbirle başladık maça. Hannover Maçı'nın yıldızı Sabri yedekler arasında , vasat sağ bek Serkan Kurtuluş onbirde. Yine Hannover Maçı'nda '' Seyrantepe'de bir CULIO esecek. '' mesajını gönderen Arjantinli yedek soyunurken o bölgede oynayan isim Hakan Balta ! Aydın'la ilgili ise tek kelime konuşmak istemiyorum !
   Bu şartlar altında başlayan mücadelede Hagi oyuna ilk müdahelesini 27.dakikada yapıp Culio'yu sahaya sürsede , ilk 45 dakika boyunca %65 oranında topa sahip olmamıza rağmen rakip kalede tek bir gol pozisyonu dahi üretemedik. Üstüne üstlük , rakip kalecinin 80 metreye yaptığı degaj sonucu adını dahi bilmediğim Beypazarı forvetinin , önünde seken topu aşırtma bir vuruşla ağlara göndermesi Ali Sami Yen'de soğuk duş etkisi yarattı adeta. İlk devre de şok bir skorla , 1-0 Beypazarı üstünlüğü ile sona erdi.
   2.yarı artık ismini dahi telaffuz etmek istemediğim 7 sırt numaralı , uzun saçlı , arkası kale gibi sağlam çocuk nasıl olduysa yerini Kazım'a bıraktı. Sonrasında işler de ufak ufak değişmeye başladı. 60.dakikadan itibaren maestro Culio'nun eşliğinde soldan Insua ve Arda , sağdan da Pino ve Kazım'la geldi de geldi Galatasaray. Rakip kaleci top kurtarmaya çabalamaktan bi hal oldu. Uzaktan atılan sert şutlar , direkten dönen toplar , kalecinin yaptığı mucizevi kurtarışlar artık gelecek gollerin habercisi oldu bir yerde. Önce Servet çıktı sahneye. Kazım'ın kafayla indirdiği topu mükemmel bir röveşatayla ağlara göndererek , bugüne kadarki futbol kariyerinin en güzel golünü atmış oldu. Bu golden 5 dakika kadar sonra soldan sıfıra inen Insua kesti , Arda bizlere Kral Hakan Şükür'ü anımsattı. Perdeyi kapamak ise bir an evvel kendini seyirciye kabul ettirme ve sevdirme telaşesinde olan Colin Kazım'a nasip oldu.
   Sonuç olarak ; ilk devresinde çok zorlandığı maçı , özellikle yeni transfer Culio'nun mükemmel oyunuyla 3-1 kazandı Galatasaray ve Sami Yen'in kemiklerini sızlatmadı. Yıllar sonra klas bir orta saha oyuncusuna kavuşmuş olmak da herkesi çok mutlu etti bence. Culio gerçekten çok iyi bir oyuncu. Oyunu çift yönlü oynuyor. Hem çok koşuyor , hem çok teknik. Sahada basmadık yer bırakmıyor. Sağda , solda , ortada kısacası her yerde oynayabiliyor. Dün oyuna girdikten sonra sayısız tekme yedi ama banamısın demedi.
   Transferini hala onaylamadığım Kazım , Hannover Maçı'ndan sonra dün gece de attı golünü. 2 maçtır çok istekli ve hırslı bir görüntü çiziyor. Futbola yeni başlamış çocuklar gibi ...
   Evet yazımın başında da belirtmiş olduğum gibi Ali Sami Yen'e vedamızı ettik, Seyrantepe'ye doğru açtık yelkenlerimizi. Umarım bu stadda yaşadığımız onca özel ve unutulmaz şeyin çok daha fazlasını yeni yuvamızda da yaşarız. Hoşçakal ''Ali Sami Yen Cehennemi'' , merhaba ''Aslantepe'' .

                                                                                                      e-falanfilan Yazarı: Kerem Zülfikar