26 Aralık 2016 Pazartesi

Arena'da Wesley'nin Gecesi

  İlk devrenin takvimsel anlamdaki son maçında, Alanyaspor karşısında mutlak favori olarak çıkıyorduk sahaya. Özellikle rakibin son haftalardaki etkili ismi Vagner Love’un da olmayışı, favoriliğimizin oranını daha da arttırıyordu. Üstelik Başakşehir’in Adanaspor’la berabere kalarak 2 puan kaybetmesi, Alanyaspor’u yenip tatile şampiyonluk yarışının içinde ve moralli olarak gitme anlamında, 18 haftalık 2.perde öncesi büyük önem teşkil ediyordu.

19 Aralık 2016 Pazartesi

Buzda Dans!

  Hafta arası oynadığımız Erzincanspor karşılaşmasının ardından özellikle istemedim bir şeyler yazmak. Çünkü o saha şartları ve iklim koşulları altında futboldan bahsetmek ya da futbol adına bir şeyler beklemek oldukça saçma ve manasız olurdu. Dolayısıyla da ‘’Vay efendim koskoca Galatasaray Erzincanspor’la nasıl berabere kalır?’’ diyerek felaket tellallığı yapmanın gereği yok. Galatasaray zaten kalan 4 maçın en az 3’ünü kazanıp o gruptan çıkacaktır.

11 Aralık 2016 Pazar

Zirveye Yeniden Ortağız

  Başakşehşir’in 3.kez üst üste puan kaybı yaşadığı haftada, mutlak galibiyet parolasıyla çıkıyorduk Gaziantepspor karşısına. Zaten en azından ilk devrenin sonuna kadar puan kaybetme lüksümüz yok artık. Dolayısıyla da bugün ne yapıp edip kazanmak zorundaydık.

6 Aralık 2016 Salı

Bunun Adı Rezalet!

  9 Nisan 2013 akşamıydı sanırım. Şampiyonlar Ligi çeyrek finalinde, tıpkı 12 yıl önce olduğu gibi yine Real Madrid’le eşleşen Galatasaray, ilk maçı Santiago Barnebau’da hiç hak etmediği bir şekilde hakemin de etkisiyle 3-0 kaybetmiş, rövanş bizim için artık onur ve prestij mücadelesine dönüşmüştü. Buna rağmen Türk Telekom Arena tribünlerini tıklım tıklım dolduran vefakar Galatasaray taraftarı, takımlarının en azından bir Real Madrid galibiyetiyle veda etmesini istiyorlardı Şampiyonlar Ligi’ne...

30 Kasım 2016 Çarşamba

Riekerink'le Olmaz...

   Ziraat Türkiye Kupası’nın özellikle grup aşaması, son yıllarda büyük takımların lig genelinde fazla forma şansı bulamayan oyuncularına şans verme kulvarı olarak görülmeye başlandı. Ki doğrusu da bu zaten. Uzun maratonda hem as oyuncuları dinlendirmek, hem de lig maçlarında fazla süre alamayan oyuncuların son durumlarını görmek adına mantıklı bir hareket bu.

27 Kasım 2016 Pazar

Hayat Öpücüğü

  Son 2 karşılaşmada alınan 2 mağlubiyet, oldukça iyi başladığımız sezonda moral olarak bir anda dibe vurmamıza neden oldu şüphesiz. Tabi bunun yanında puan farkının da yavaş yavaş açılmaya başlaması, ister istemez ‘’Acaba bu sezonda mı yarışa erken havlu atıyoruz?’’ düşüncesine bürüdü hepimizi. Dolayısıyla Bursaspor karşılaşması hayati önem taşır hale gelmişti takımımız için.

21 Kasım 2016 Pazartesi

Artık ''Riekerink Bye'' Deme Vakti!

  Konu her ne olursa olsun,  hayatta hiçbir zaman olmazı oldurmaya çalışmamak gerekir. Sonunda kaybettiğinizle, üzüldüğünüzle kalırsınız çünkü.  Bazı doğrular vardır, uygulanması çok basit. Ama kimileri o doğruları bir türlü göremezler. Ya da görmek istemezler. Misal, bu sezon başında Galatasaray Yönetimi’nin Riekerink’in bu takımı yönetebilecek bilgiye, kapasiteye ve  de seviyeye sahip olmadığı gerçeğini görmek istememesi gibi…

5 Kasım 2016 Cumartesi

''Riekerink Bey'' Efsanesi!

 Geçtiğimiz sezonun son bölümünden itibaren hep tek bir nokta üzerinde durdum. 2016/2017 sezonunda yaşanacak ikinci bir fiyaskoyu daha ne Galatasaray camiası ne de Galatasaray taraftarı kaldıramaz! Dolayısıyla da her anlamda yepyeni ve bambaşka bir takım yaratmak zorundaydı yönetim.

30 Ekim 2016 Pazar

Bal Yapmayan Arı!

  Geçtiğimiz hafta aldığımız hiç hesapta olmayan Trabzon mağlubiyetinin ardından, Adanaspor karşısında mutlak galibiyet için sahadaydık. Gelecek  2 karşılaşmanın Başakşehir ve Fenerbahçe ile olacağını düşünürsek, dün yaşanacak bir puan kaybı, sonrasında da Allah göstermesin Başakşehir ve Fenerbahçe karşılaşmalarından istediğimiz sonuçları alamamamız, geçtiğimiz yıl olduğu gibi daha ligin ilk devresi bile bitmeden bir anda şampiyonluk yarışının dışında kalmamıza sebebiyet verebilirdi. Neyse ki en azından şimdilik böyle bir şey olmadı. Adanaspor’u yenmeyi başardık çünkü. Kazandık kazanmasına da, 9.lig maçımızı geride bırakırken, Akhisar karşılaşmasının 60, Gençlerbirliği karşılaşmasının da 30-35 dakikalık bölümleri dışında beklediğimiz, arzu ettiğimiz Galatasaray’ı bir türlü göremedik hala. Riekerink’in ısrarla üzerinde durduğu sistem belli oranda işlese de ofansif üretkenlik anlamında oldukça yetersiz kalıyor.

26 Ekim 2016 Çarşamba

Cim Bom Ter Attı

  Ziraat Türkiye Kupası’nda ön eleme turları ve grup karşılaşmaları aralarında ciddi anlamda güç farkı olan ekipleri karşı karşıya getirebiliyor. Dün de bu eşleşmelerden birine şahit olduk. Toplam değeri Galatasaray’ın herhangi bir oyuncusuyla eşdeğer olan 3.Lig ekiplerinden Dersimspor adeta bir imkansızı gerçekleştirmek için gelmişti İstanbul’a.

23 Ekim 2016 Pazar

İyi Desen Değil, Kötü Desen Değil

   Bazı maçlar vardır, ilk 20-25 dakikası geride kaldıktan sonra o gün kazanamayacağınızı anlarsınız. Çünkü oyun içerisinde çözemediğiniz bir takım sıkıntılar vardır. Aşikar olarak görülür bunlar. Dün de o karşılaşmalardan birini oynadı Galatasaray...

16 Ekim 2016 Pazar

Aslan'dan Tek Kurşun

  Her milli maç arası Galatasaray için sakatlık demek artık! Serdar Aziz ve Sigthorsson’u milli takımlarda yaşadıkları sakatlıklarla kaybeden takımımıza, bu sefer de Hakan Balta, Eren Derdiyok ve Sneijder’den geldi üzücü haber. Neyse ki Hakan’la, Eren’in durumları pek ciddi değilmiş. Sneijder’i kaybederken, tek tesellimiz diğer iki oyuncumuzun çok çok önemli bir şeylerinin olmaması oldu.

3 Ekim 2016 Pazartesi

PODOLSKI BEY DİYECEKSİNİZ!

 Mükemmel bir hava, harika bir Pazar günü, yönetimin çağrısına uyup Türk Telekom Arena’ya akın eden 40 bini aşkın büyük Galatasaray taraftarı... Bunların hepsi bir araya gelince, Galatasaray’ın dün Antalyaspor’u yenmekten başka çaresi yoktu artık.

25 Eylül 2016 Pazar

Riekerink Bey'den Armağan!

 
  Vodafone Arena’da oynanan ilk büyük maç, ilk derbi. Bu doğrultuda teknik direktöründen futbolcusuna, başkanından yöneticisine, malzemecisinden masörüne kadar her anlamda havaya girmiş bir Beşiktaş söz konusu. Karşısında ise geçtiğimiz sezon yaşadığı travmanın etkilerini üzerinden yeni yeni atmaya başlamış ancak gireceği bir kriz ortamından çıkması çok çok zor olan Galatasaray.

18 Eylül 2016 Pazar

Golcünün ''KRAL''ı Diyeceksiniz!

  Daha ilk hafta yazmıştım ‘’Bu sezon striker derdi yok’’ diye. O zaman bana ‘’Eren’i çok abartmıyor musun?’’ diyenler, dün akşamdan sonra bazı şeyleri tekrar düşünmeye başlamışlardır herhalde. Zaman içerisinde Eren hepsini teker teker utandıracak!

11 Eylül 2016 Pazar

Biraz Daha Zaman

 Milli maç arasına 2’de 2 yaparak giren ve bunun verdiği özgüveni arkasına alan Galatasaray, 2009/2010 sezonunda sonra ilk kez bu seriyi 3’te 3’e taşımak arzusuyla çıktı Kayserispor karşısına. Transferin son günü takıma katılan Nigel De Jong orta alandaki rekabeti arttırırken, Melo’nun boşluğunu doldurma konusunda önemli bir hamle oldu. Kayseri’de oynayıp oynamayacağı, son haftaların en çok eleştirilen ismi Selçuk’un yedek kalıp kalmayacağı herkes için büyük merak konusuydu.

29 Ağustos 2016 Pazartesi

Son 7 Yılın En İyisi

 Geçtiğimiz hafta son saniye golüyle kazandığımız Karabükspor maçının ardından bu hafta ligin güçlü ekiplerinden Akhisar karşısında neler yapacağımız hepimiz için merak konusuydu elbet. Hafta arası gerçekleşen Josue transferi alternatif yaratma konusunda Riekerink’in elini biraz daha güçlendirdi.

23 Ağustos 2016 Salı

Bu Sezon ''Striker'' DERDİYOK!

  Başlangıçlar önemlidir. Nasıl başlarsa %90 öyle gider çünkü. En basiti geçtiğimiz sezona kötü başlamıştık, sonu da kötü bitti. İyi başlamayınca toparlaması zor oluyor çünkü. Takımların sezon öncesi hazırlık sürecinde yaptıkları ağır idmanlardan ötürü aşırı yorgun ve bitik gözüktükleri ilk haftalarda alabildiğine maksimum galibiyet almak, sezonun son bölümünde büyük avantaj yaratıyor şüphesiz. Bu doğrultuda da ilk haftalarda iyi futboldan ziyade maçları bir şekilde galip bitirebilmek önemli olan.

15 Ağustos 2016 Pazartesi

Bize Yine KUPA, Size Yine Hüsran Var

  Yepyeni bir sezon,  yepyeni umutlar… Geçtiğimiz sezon ki başarısızlığın ardından açılan bembeyaz bir sayfa… Beklentiler oldukça yüksek. Yeni bir teknik direktör, yeni oyuncular… Kısacası her anlamda yenilenen bir Galatasaray. Bu Galatasaray’ın neler yapabileceği, neleri başarabileceği ise hepimiz için büyük merak konusu… Bu noktada yapabileceğimiz belki de tek şey ‘’Haydi Bismillah’’ deyip başlamaktı. Biz de öyle yaptık.

28 Mayıs 2016 Cumartesi

Kupalara Layıksın SEN!

  Kabus gibi geçen bir sezon, değişen 4 teknik direktör, alınan başarısız sonuçlar, Uefa’dan gelen 1 yıl men cezası… Bundan daha kötüsü ancak küme düşmemiz olabilirdi herhalde.

21 Mayıs 2016 Cumartesi

Kabus Sona Erdi

  Ne umduk ne bulduk? Diyerek başlamak istiyorum sezonun son lig maçının yazısına sevgili Galatasaraylılar. Hem lig hem de Türkiye Kupası şampiyonluğu ile tamamladığımız sezonun ardından, Süper Kupa’yı da müzemize götürerek açılışını yaptığımız 2015/2016 sezonundan bir hayli umutluyduk şüphesiz. Herhalde o günlerde birileri çıkıp ‘’Bu Galatasaray ligi ilk 5’te bitiremez.’’ dese, baya yüksek tonda kahkahalar atardık. Yaşadığımız bu başarısızlık çok büyük sürpriz oldu hepimiz için…

16 Mayıs 2016 Pazartesi

Umutlar Son Haftaya

 Hayat çok tuhaf aslında. Geçen yıl bu zamanları hatırlıyorum da şampiyon olabilmek için kıyasıya bir mücadele veriyorduk. Şimdilerde ise durum çok farklı. Bu kez şampiyonluk değil lig 5.liği için mücadele veriyoruz! Ne diyeyim; bizi bu hallere düşürenler utansın!

9 Mayıs 2016 Pazartesi

ONUR Mücadelesi!

  Son dönemlerde çok fazla şey konuşulmuştu Galatasaray-Beşiktaş derbisi hakkında. Özellikle Galatasaray taraftarı arasından ciddi bir kesim Fenerbahçe’ye 4.yıldızı taktırmamak adına bu maçı Beşiktaş’a vermemiz gerektiğini savunuyordu. Ancak bu noktada bilemedikleri ya da hiç öğrenemedikleri bir şey vardı: Galatasaray rakiplerin konumuna ve durumuna bakmaksızın her zaman formasında taşıdığı o armanın onuru ve şerefi için mücadele eder sahada! Yani her zaman her koşulda Galatasaray sadece ve sadece kazanmak için oynar!

4 Mayıs 2016 Çarşamba

Hedefe Son 1


  Artık bir an evvel bitmesini istediğimiz şu kabus sezonda, belki de bizim için teselli oluşturabilecek tek unsur Ziraat Türkiye Kupası. Özellikle de Avrupa Kupaları’na katılma hakkı elde edip Uefa’dan aldığımız 1 yıl men cezasını çekebilme adına. Aslında bu bile ne kadar üzücü bir durum Galatasaray için. Avrupa’ya gitme hakkı kazanmayı, gidememe cezasını çekebilme nedeniyle istiyor oluşumuz yani!

30 Nisan 2016 Cumartesi

Yasin Sağolsun!

 Son haftalarda yavaş yavaş toparlanmaya başlayan ve performansında belirgin bir artış söz konusu olan Galatasaray’ın, eski hocası Hamza Hamzaoğlu karşısında vereceği ilk sınavda neler yapacağı hepimiz için merak konusuydu. Ayrıca uzun zamandır süre gelen deplasmanda kazanamama hasretine de artık bir son vermek istiyordu oyuncularımız.

24 Nisan 2016 Pazar

Biraz Geç Oldu

  Sezona başlarken koyduğu hedeflerini zaman geçtikçe birer birer kaybeden ve ligin ikinci devresinden itibaren Türkiye Kupası dışında hiçbir hedefi kalmaz hale gelen, haftalardır ligde galibiyet yüzü göremeyen Galatasaray’ın Kasımpaşa karşısında 3 puan alabilmesi pek olası gözükmüyor gibiydi…

20 Nisan 2016 Çarşamba

Kupada Çok Başka


  Ligde tarihinin en kötü sezonlarından birini geçiren Galatasaray’ın, kupa maçlarında farklı bir performans sergilediği aşikar. Öyle ki sezon başından bu yana kupada oynadığımız 9 karşılaşmada 7 galibiyet 2 beraberlik elde etmiş oluşumuz da bu tezimi kanıtlar nitelikte.

17 Nisan 2016 Pazar

Artık Seni İstemiyoruz: Dursun Aydın ÖZBEK!

  Sezon başından beri elimizden geldiğince bazı şeylere sabır ve anlayış göstermeye çalıştık.  Tabi zaman zaman sabrımızın taştığı noktalar oldu elbet. O dönemlerde de yeri geldi eleştirdik, yeri geldi ağır konuştuk. Ama üslubumuzu hiçbir zaman bozmadık! Eleştirilerimizin boyutunu asla hakarete vardırmadık. Hatta gün geldi içinde bulunulan sıkıntılı duruma yönetimin çerçevesinden bakmaya da çalıştık. Ancak gelinen noktada gördük ki bunca zamandır tüm iyi niyetimizle boşa çabaladık! Bugün Antalya’da yaşananlar bardağı taşıran son damla olmuştur artık!

14 Nisan 2016 Perşembe

Bu Kadroyla Anca Bu Kadar

  Klasik bir derbiden çok daha ötesidir Galatasaray-Fenerbahçe karşılaşmaları. Çünkü bu iki takımın sadece aynı şehrin temsilcileri olmaları değildir bu karşılaşmaları derbi haline getiren. 100 yılı aşkın zamandan bu yana süregelen ezeli rekabet ve en az kendi başarısı kadar rakibin başarısız olmasını arzulayan düşünce yapısı, Galatasaray-Fenerbahçe rekabetinin en önemli unsurlarıdır.

10 Nisan 2016 Pazar

İSTİFA!!!

   Daha önce de birçok kez yaşadık bu durumu. Sportif anlamda büyük başarısızıklar yaşadığımız sezonlar oldu elbet. Bundan sonra da olacağı gibi. 2004’teki 6.lık, 2009’daki 5.lik ve 2011’deki 8.lik hemen aklıma gelenler. Ancak bu 3 sezonda bile her şeye rağmen en azından sahada sonuna kadar mücadele eden, bir şeyler yapabilmek için çabalayan, mağlubiyeti bu denli kolay kabullenmeyen bir Galatasaray vardı hep! Dünkü gibi baştan sona pes etmiş bir görüntü sergileyen, oyuncularının büyük kısmının boşvermişlik içerisinde sahada sadece yürüdüğü bir Galatasaray değil!

3 Nisan 2016 Pazar

Artık Ayıp Olmaya Başladı!

  Söylenecek tek şey var: Artık ayıp olmaya başladı!
  Muhakkak ki dünya üzerindeki hiçbir takım her sezon şampiyon olamaz. Hatta şampiyonluğa da oynayamaz. İlla ki büyük takımların da kötü gittiği, beklentileri karşılayamadığı sezonlar olacaktır. Ancak her ne olursa olsun bu kadar kötü, bu kadar ruhsuz bir Galatasaray kabullenilemez, kabul göremez!

13 Mart 2016 Pazar

Artık DUR Deme Zamanı!

  Haftalardır kazanamayan, sezonu kafasında çoktan bitirmiş bir Galatasaray, her zaman zorlandığımız, bize hep ters gelen Gençlerbirliği ve en iyi dönemlerimizde bile sıkıntılar yaşadığımız gündüz maçı…

7 Mart 2016 Pazartesi

Bu Zihniyetle Nereye Kadar?

  En zorudur büyük takımların hedefsiz kalması. Her sezon son ana kadar yarışın içinde yer almaya alışmış, hedefi daima şampiyonluk olan bir camianın, daha ligin bitmesine 3 aya yakın bir zaman varken, iddiasız bir konuma düşmesi, futbolcuların konsantrasyonunu ve motivasyonunu eksiye indirir şüphesiz. Galatasaraylı oyuncular da şu an bu sıkıntıyı yaşıyorlar işte. Kafalarında ligi bitirdikleri için sahada bir şeyler yapmak, çabalamak, mücadele etmek gelmiyor hiçbirisinin içinden!

2 Mart 2016 Çarşamba

Tek Dayanak Kupa

  Gaziantepspor maçının ardından kaleme aldığım son yazımın başlığı ‘’Kovulmayı Bekleme, İstifa Et’’ şeklindeydi. Elbette ki Mustafa Denizli’ye yönelikti bu telkinim. Nitekim, Mustafa Hoca onurlu, gururlu ve haysiyetli bir adam olduğunu bir kez daha ortaya koyarak ‘’Başaramadım’’ dedi ve görevinden istifa ettiğini açıkladı. Alkışlar Denizli’ye! Başarısızlığı kabul edebilmekte bir erdemdir çünkü.

28 Şubat 2016 Pazar

KOVULMAYI BEKLEME, İSTİFA ET!!!

  Lafı çok fazla uzatmanın manası yok. Bu akşam itibariyle Mustafa Denizli’nin Galatasaray’daki misyonu tamamlanmıştır! Eğer biraz olsun haysiyetini, şerefini, onurunu ve başarılarla dolu kariyerini düşünüyorsa Mustafa Hoca, bu maçın ardından istifa etmek zorundadır!

25 Şubat 2016 Perşembe

Mahalle Takımı Gibi!

 2010-2011 sezonunda bizleri kahreden, izleyenlere resmen çile çektiren, her anlamda eziyetle dolu günler geçirmemize neden olan bir Galatasaray vardı ya hani, işte 5 yıl sonra yeniden o Galatasaray var artık!

22 Şubat 2016 Pazartesi

Skandal Gece!

 
  Dün akşam Türk Telekom Arena’da yaşananlar, şüphesiz hiçbirimizin olmasını isteyeceği ya da uzun zamandır ligde maç kazanamayan bir takımın taraftarları olarak bizleri mutlu edecek türden şeyler değildi. Gerçekten Türk Futbol Tarihi’ne damga vuracak karşılaşmalardan birine daha tanıklık etmiş olduk!

19 Şubat 2016 Cuma

KORKAK DENİZLİ!!!

  Üzülerek görüyorum ki, yıllar Mustafa Denizli’den çok şeyler götürmüş! İnancını ve hırsını yitirdiği yetmezmiş gibi rakip kim olursa olsun korkmayan, sürekli iddialı demeçler veren, 3 tane yediği Neuchatel maçının ardından bile çıkıp ‘’Biz de İstanbul’da onlara 5 atarız.’’ diyebilecek kadar yüksek olan o özgüvenini de kaybetmiş!

14 Şubat 2016 Pazar

İSTİFA DA BİR HİZMETTİR!!!

  Uzun zamandır susuyoruz. Bazı şeylere göz yummaya, yaşananlar karşısında sessiz kalmaya çalışıyoruz. Olaylara yönetimin, Dursun Özbek’in, Mustafa Denizli’nin gözünden bakmaya çalışıyoruz hatta. Ancak şartlar her ne olursa olsun, ortaya çıkan bu tabloyu hak etmiyoruz! Artık cidden ayıp olmaya başladı!

10 Şubat 2016 Çarşamba

Bir Nebze Olsun Teselli

 Arka arkaya yaşadığımız puan kayıplarıyla daha ilk yarı bile tamamlanmadan lige havlu attığımız sezonda, geçen hafta da söylemiş olduğu gibi teselli unsuru teşkil edecek 2 hedef Türkiye Kupası’nı kazanmak ve Avrupa Ligi’nde gidebileceğimiz yere kadar gitmek.

7 Şubat 2016 Pazar

Alkışlıyoruz!!!

 
 Bu hafta yaşananlar ve dün akşamki Torku Konyaspor karşılaşması, Galatasaray yönetiminin, teknik direktör Mustafa Denizli’nin ve de futbolcularımızın bu sezona dair herhangi bir hedeflerinin kalmadığını, maçlara da sadece bir zorunluluktan ötürü çıktıklarını gözler önüne sermiştir…

1 Şubat 2016 Pazartesi

Uzun Bir Aradan Sonra

  Ligde hedeften bir hayli uzaklaştığımız şu günlerde Uefa Avrupa Ligi ve Ziraat Türkiye Kupası 4 elle sarılmamız gereken hedefler olarak kaldı elimizde. Her ne kadar Türkiye Kupası’nda son 2 yılın şampiyonu olsak da bu sezonu da kazanmamız, en azından bir nebze olsun teselli unsuru teşkil edebilir bizim için.

27 Ocak 2016 Çarşamba

Arena'da ''Gümüş'' Gece

   4.maçlar sonunda grubu lider tamamlamayı garantileyen Galatasaray’ımız, tıpkı geçen hafta Akhisar maçında olduğu gibi formalite icabı çıkıyordu Kastamonuspor karşısına.
   Kupa maçlarının tamamında olduğu gibi yine baştan aşağı rotasyona giden Mustafa Denizli, sezon genelinde fazla dakika alamayan oyuncularına şans tanımak istemişti.

24 Ocak 2016 Pazar

Sezon Kafalarda Bitmiş...

   Ligin ilk yarısını zirvenin 10-11 puan gerisinde kapamak, Galatasaray’ın doğasına, genlerine aykırı bir durum elbet. Pek alışık olmadığımız bir tablo yani. Tabi buna sezon ortasında yaşanan teknik direktör değişikliği, yetersiz bir başkan ve beceriksiz bir yönetim kurulu da eklenince ister istemez başarılı bir sezon geçirme isteği, hayalperestlikten öteye gidemiyor…

19 Ocak 2016 Salı

Adet Yerini Bulsun

  Kupada oynadığı 4 maçı da kazanarak son 2 karşılaşma öncesi grup liderliğini garantileyen takımımız bugün tabiri caizse ‘’Adet yerini bulsun’’ diye sahadaydı. Ki Mustafa Denizli’nin Akhisar’a götürdüğü kafile de bu tezi kanıtlar nitelikteydi.

17 Ocak 2016 Pazar

Zora Sokmayı Seviyoruz

  Bizim adımıza işlerin pek de yolunda gitmediği ilk yarının ardından bugün itibariyle start verdiğimiz 17 haftalık 2.etaba iyi başlayabilmek oldukça önemliydi şüphesiz. Tabi olayı bir başka açıdan değerlendirecek olursak, transfer yapmanın serbest olduğu şu günlerde mevcut kadronun hali hazırda neleri yapabileceği ya da yapamayacağı, bu doğrultuda da Donk ve Linnes takviyeleri dışında hangi bölgelerin acil transfere ihtiyacı var, Mustafa Hoca’ya ışık tutması açısından oldukça önemliydi Sivasspor karşılaşması.

12 Ocak 2016 Salı

İkinci Yarıya Ne Kadar Hazırız?

  İki Karşıyaka maçını özellikle birlikte değerlendirmek istedim. Çünkü Cumartesi akşamı oynayacağımız Sivasspor karşılaşmasıyla başlayacağımız ligin ikinci devresine ne kadar hazırız ne kadar değiliz bunu masaya yatırmamız gerek.